Zihin kontrolü ve hipnoz denildiğinde birçok kişi için gizemli ve bilinmez bir dünya canlanıyor. Ancak bu alanın bilimsel temelleri ve insan hayatına olan etkileri sandığımızdan çok daha derin. Korzay Koçak, yıllardır bu konular üzerine çalışmalar yapan ve eğitimler veren deneyimli bir isim.
Bu özel röportajda, zihin kontrolü ve hipnozun gerçek anlamını, yaygın yanlış inanışları, bilimsel dayanaklarını ve kişisel gelişimde nasıl kullanılabileceğini konuştuk. Ayrıca, Koçak’ın mentalizm, hipnoz ve zihin yönlendirme konularındaki deneyimlerini ve bu alanda kendini geliştirmek isteyenler için önerilerini de dinledik.
Eğer insan zihninin sınırlarını keşfetmek ve bu alanda yeni bir bakış açısı kazanmak istiyorsanız, röportajımızı kaçırmayın! 🧠✨
Öncelikli sizi tanıyabilir miyiz?
Ben Korzay Koçak. Uzun yıllardır mentalizm, ikna, retorik, manipülasyon ve beden dili üzerine çalışmalar yapıyorum. İnsan zihninin derinliklerini keşfetmek ve bu alanda sıra dışı fenomenleri sunmak benim için bir tutku. “Ömür boyu öğrenen” bir öğrenci olarak, alanında uzman akademisyenler ve eğitmenlerden eğitim aldım. Mental Masking’in kurucusu olarak, uzman psikologlarla birlikte birlikte çalışıyor ve insanların huzurlu bir yaşam sürmesini engelleyen zihinsel bariyerleri aşmalarına rehberlik ediyorum. 211 yılından bu yana, videolar, blog yazıları ve seminerlerle zihnin gücünü paylaşmaya devam ediyorum. Bugüne kadar yüzlerce şirket ve toplulukla eğitim ve seminerler gerçekleştirdim. 2015 yılında “Hipnotist:?” ve 2018’de “Hipnoz Manifestosu” isimli kitapları yazdım.
Zihim kontrolü ve hipnoz eğitimine nasıl ilgi duymaya başladınız? Bu alandaki yolculuğunuz nasıl başladı?
Çok küçük yaşlarda bir konuşma problemi yaşadım ve bir hipnoterapi seansına katıldım. Bir ayılık bir süreçte çok rahat akıcı konuşabilmem için bana ilginç birtakım telkinler verildi, yani söz söylendi. Ardından rahat konuşmaya başladım. Sonra İngilizce olarak hipnoz eğitimi aldım. Zaman içerisinde farklı kişileri hipnozu uyguladıkça bunu geliştirdim. Bu şekilde aslında hipnoza ilgim oldu diyebilirim. Tamamen tesadüfi.
Zihin kontrolü ve hipnoz konuları doğru anlamak için okuyucularımıza nasıl bir tanım yapabilirsiniz?
Zihin kontrolü, farkında olmadan maruz kaldığımız etkilerle yönlendirildiğimiz bir süreçtir. Günlük hayatımızda izlediğimiz programlar, takip ettiğimiz kişiler, satın aldığımız ürünler bile bir tür zihin kontrolünün sonucudur. Örneğin, markete girdiğinizde ihtiyacınız olmayan bir ürünü almanız, bilinçaltınıza verilen mesajlarla yönlendirilmenizdir. Hipnoz ise bu süreci bilinçli bir şekilde kullanarak zihni daha kontrollü yönlendirme yöntemidir.
Bu alanda verdiğiniz eğitimlerin temel amacı nedir? Kimlere hitap ediyorsunuz?
Eğitimler, hipnozu ve zihin kontrolünü anlayıp uygulamak isteyen herkes için tasarlandı. Psikologlar terapi süreçlerinde kullanmak için, sporcular performanslarını artırmak için, öğretmenler ise daha etkili iletişim kurabilmek için bu eğitimi alıyor. Genel olarak, kendisini ve çevresindeki zihin kontrolü etkisini anlamak isteyen herkese hitap ediyor.
Hipnozun ve zihin kontrolünün bilimsel dayanakları hakkında ne söyleyebilirsiniz? Bu yöntemin arkasında nasıl bir mekanizma var?
Hipnoz ve zihin kontrolü, sinir sistemimizin dışarıdan gelen verilere verdiği tepkilere dayanır. İşitsel ve görsel uyaranlar beynimizde nöroplastisite ile değişime uğrar ve zamanla küçük değişimler büyük dönüşümler yaratır. Hipnoz, bu süreci bilinçli yönlendirerek zihinsel ve davranışsal değişimler sağlamaya yardımcı olur.
Hipnozu basit bir şekilde tanımlamak gerekirse okuyucularımıza nasıl açıklarsınız?
Direkt inanç diyebilirim. Yani tüm inançlarımız, bu inançlarımız içerisinde Fenerbahçe’nin iyi olması, Galatasaray’ın kötü olması da dahil. Tüm inançlarımız bizim için birer hipnozdur. En basit haliyle bu şekilde anlatabilirim. En çok deneyimlediğimiz noktalarda tabii ki bilinç dışı rüyalarımız.
Toplumda hipnoz hakkında birçok yanlış inanış mevcut. En sık karşılaştığınız yanlış anlamalar nelerdir ve bunları nasıl açıklıyorsunuz?
Hipnozla ilgili en yaygın yanlış inanışlar, kişilerin bilincini tamamen kaybedeceği, bayılacağı ya da bir daha uyanamayacağı düşüncesi. Bu yanlış algının en büyük kaynağı ise filmler ve Hollywood’un abartılı anlatımları. Oysa hipnoz, bilinç kaybı değil, aksine farkındalığın arttığı bir durumdur. İnsanlar bunu genellikle narkozla ilişkilendiriyor, ancak hipnoz, bilinç kaybı değil, aksine farkındalığın arttığı bir durumdur. İnsanlar bunu genellikle narkozla ilişkilendiriyor, ancak hipnoz her gün deneyimlediğimiz doğal bir süreçtir. Uyanıkken veya uykuya dalarken nasıl farkındalığımız devam ediyorsa, hipnoz sırasında da bilinç aktif kalır.
İnsanlara karar alma süreçlerinde zihin yönlendirme tekniklerinin etkisi nedir? Bu durumun etik boyutları hakkında ne söyleyebilirsiniz?
Karar alma süreci bilinç dışı zihnimizde işler ve hipnoz bu mekanizmayla doğrudan bağlantılıdır. Beyindeki anterior cingulate cortex, birçok faktörü değerlendirerek nihai kararımızı şekillendirir. Zihin yönlendirme suç psikolojisinde de incelenen bir konudur. Hipnoz altındaki biri bilinçsizce bir eylem gerçekleştirdiğinde, birçok hukuk sisteminde cezai sorumluluk taşımaz. Ancak etik olarak, bireyleri istemedikleri eyleme yönlendirmek kesinlikle kabul edilemez. Türkiye’de bu konuda resmi bir bilirkişi bulunmadığından, hukuki süreçlerde değerlendirme yapmak oldukça zordur.
Eğitimlerinize katılan kişilerden en çok hangi konularda geri dönüşler alıyorsunuz? Hani alanlarda değişim yaşadıklarını paylaşıyorlar?
Katılımcılar genellikle zihin kontrolünü öğrendiklerinde satış ve iletişim alanlarında avantaj kazandıklarını paylaşıyor. Özellikle satış yapanlar, daha etkili ikna becerileri geliştirdiklerini ve insanların onlara daha fazla saygı duyduğunu belirtiyor. Eğitim, istem dışı yönlendirme değil, farkındalık kazandırmayı amaçlıyor. Katılımcılar, zihin kontrolü mekanizmasını anladıklarında, kendi ürün ve hizmetlerini daha doğru konumlandırmayı öğrenerek stratejik adımlar atıyorlar.
Mentalizm eğitimi hazırlığı yaparken nasıl bir süreç izliyorsunuz? Performans sırasında en çok nelere dikkat ediyorsunuz?
Bir şeye dikkat etmiyorum aslında. Yani sadece sohbet etmeye odaklı oluyorum. O esnada insanları tanımaya çalışıyorum. Çok hızlı analiz etmeye çalışıyorum. En çok neyi görürse o esnada farkındalık yaşar, bunu analiz etmeye çalışıyorum. Dinleyen topluluğu analiz etmeye çalışıyorum. Beklentileri ne olabilir? Şu anda benimle ilgili düşünceleri ne olabilir? Yani sonuca varmak için tüm o engelleri öncelikle fark edip, teker teker aşmaya çalışıyorum.
Hipnoz sırasında zihinsel odaklanmayı artırmak için özel teknikleriniz var mı? Bunlardan bazılarını paylaşabilir misiniz?
Odaklanmayı arttırmak için dikkat çekici renkler, parlak objeler ve görseller kullanıyorum. Özellikle mavi ve mora yakın tonlar, dikkati toplamada etkili olduğu için videolarda bu renkleri sıkça tercih ediyorum. Görseller, yazıya kıyasla daha hızlı algılandığından, videolarda mümkün olduğunca az metin kullanıyorum. Bunun yerine, izleyicinin ilgisini canlı tutmak için dikkat çekici kancalar ve hareketli görseller ekleyerek zihinsel odaklanmayı güçlendiriyorum.
Günlük yaşamınızda zihin gücünüzü nasıl kullanıyorsunuz? Bu alanda geliştirdiğiniz bir alışkanlık ya da ritüeliniz var mı?
Daha önce de belirttiğim gibi her markanın kendi içerisinde bazı dinamikleri oluyor. Bizim için her zaman önem arz eden mevcut sürecin marka özelinde gerekliliklerinin azami hassasiyet ile yönetilip müşteri menfaatinde maksimum faydayı sağlayabilmek. Bunlar ışığında hizmet kalitemiz de şekillenmeye devam ediyor. Odağımızda velinimetimiz olduğu sürece hizmet kalitemizi nasıl daha ileriye taşıyabiliriz sorusu kendi kendine şekillenmeye devam ediyor.
Bu alanda sizi en çok etkileyen bir düşünür, kitap ya da film var mı? İlham kaynaklarınızı paylaşır mısınız?
Beni en çok etkileyen düşünürlerden biri Aristoteles, çünkü felsefi bakış açısıyla yön gösterici bir rol oynuyor. Hipnozun tarihine ilgi duyanlara ise Franz Anton Mesmer’i ve çalışmalarını öneririm. Film açısından, Oz Büyücüsü, zihin kontrolünü etkileyici bir şekilde işlerken, Dark City ve Matrix de bu konuyu derinlemesine ele alıyor. Teknik açıdan da güçlü olan bu filmler, bilinç, algı ve yönlendirme üzerine düşündüren yapımlar arasında.
Kendi üzerinde hipnoz teknikleri uygulamak isteyen birine hangi başlangıç önerilerini verirsin?
İlk adım olarak imajinasyon çalışmalarına odaklanmalarını öneririm. Görselleştirme ve hayal gücünü geliştirmek, kişinin hipnoz haliyle daha hızlı geçmesini sağlar. Ne kadar güçlü görsel düşünme becerisi geliştirilirse, beyin de o kadar hızlı adapte olur ve nöroplastisiteyi daha iyi keşfeder.
Eğitimlerinizde hangi teknikleri ya da uygulamaları öne çıkarıyorsunuz? Katılımcılar bu süreçte ne tür beceriler kazanıyor?
Eğitimlerde öncelikli olarak zihin kontrolünün nasıl işlediğini, kişinin bunu nasıl uygulayabileceğini anlatıyorum. Katılımcılar, davranış değişikliği sağlama, duyguları kontrol etme ve düşüncelerinin farkına varma gibi beceriler kazanıyor. Temel hedefim farkındalık geliştirmek. Kimi katılımcılar zihin kontrolünü öğrenmek için gelişirken, kimileri zaten yaşadıkları süreci anlamlandırmak ve bilinçlenmek için katılıyor. Bu deneyim, kişinin bakış açısına göre şekilleniyor.
Hipnoz ve zihin yönlendirme konularında çalışmalarınıza ilham veren en büyük yaşam felsefeniz nedir ve bu felsefenin okuyucularımızın hayatlarını dönüştürmesi için nasıl bir mesaj vermek istersiniz?
Benim için hayatımdaki en büyük anlayış bilginin güç olduğu, bilgi güçtür. Ne kadar çok bilirsek o kadar güçlü hissediyoruz bilgiye sahip oldukça. Toplumlara baktığımızda da bilgiyi erkenden elde eden toplulukları pusulayı keşfetmişler. Coğrafi keşiflerde yardımcı olmuş, matbaayı keşfetmişler, bilgiyi yayma yönünden daha öncelikli davranabilmişler. Hemen kitap yazmak bilgiyi aktarmak onlar için daha kolay olmuş. Yani ne kadar çok bilgiyi yayma yönünde bir topluluk ilerlerse, bilgiyi dağıtırsa ve bilgi alma odaklı olursa o kadar hızlı bir şekilde yükseliş yaşıyor.
Leave a comment