Eskişehir’in kalbinde, Porsuk Çayı’nın güçlü akıntılarına karşı kürek çeken bir kadın takımı var: Amazonlar. Dragon bot sporunun heyecan verici ruhunu şehrimize taşıyan bu özel ekip, sadece fiziksel dayanıklılıklarıyla değil, aynı zamanda ilham veren hikâyeleriyle de dikkat çekiyor. Kadınların spora, özellikle de takım ruhu gerektiren su sporlarına olan katkısını gözler önüne seren Amazonlar, Eskişehir’in spor kültürüne yeni bir soluk getiriyor.
Bu röportajda, Amazonlar Kadın Dragon Bot Takımı’nın hikâyesine daha yakından bakıyoruz. Spora nasıl başladıklarını, karşılaştıkları zorlukları, antrenman disiplinlerini ve birlikte başardıkları anları kendi ağızlarından dinliyoruz. Onlar için sadece bir spor değil, aynı zamanda bir dayanışma, güçlenme ve kendini keşfetme alanı olan dragon bot; kadınların birlikte neler başarabileceğinin de bir kanıtı.
Porsuk’un kıyısında doğan bu güç hikâyesi, izleyen herkese ilham verecek nitelikte. Amazonlar, sadece kürek çekmiyor; aynı zamanda kadın dayanışmasını, azmi ve sporla gelen değişimi dalga dalga yayıyor. Bu özel röportajda, kadınların spora olan katkısını ve Eskişehir’de yükselen dragon bot tutkusunu birlikte keşfediyoruz.
Bugün Eskişehir Zoom dergisi olarak çok özel bir ekiple birlikteyiz: Eskişehir’in güçlü kadınlarından oluşan Amazonlar Dragon Bot Kadın Kürek Takımı! Onlar, suyun üzerinde sadece kürek çekmiyor, aynı zamanda azim, dayanışma ve ekip ruhunu en güzel
şekilde temsil ediyorlar. Bugün onlarla bu eşsiz deneyimi, antrenman sürecini ve takımdaki dostluk bağlarını konuşacağız.
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
Özlem Kanat Örneksoy: Anadolu Üniversitesi Sinema Televizyon Bölümü mezunuyum. Sinema ve dizi sektöründe sanat yönetimi alanında çalıştım. Şu anda Eskişehir’deki Oda Art Sanat Galerisi’nin sanat yönetimini yapıyorum. Ayrıca Kano Federasyonu yarışlarında hakemlik yapıyorum ve Amazonlar Dragon Bot Kadın Takımı’nın Kurucu Başkanıyım.
Sema Çeliksoy: Eskişehirliyim, Anadolu Üniversitesi Yabancı Diller Yüksekokulu’nda öğretim görevlisiyim. Daha önce Milli Eğitim’de ve özel dil kurslarında çalıştım. Spora her zaman ilgim vardı; bir dönem basketbol oynadım. Şimdi ise Amazonlar Dragon Bot Kadın Takımı’nda yer alıyorum.
Eskişehir Amazonlar Dragon Bot Kadın Kürek Takımı nasılkuruldu? Takımın kuruluş hikayesini bizimle paylaşır mısınız?
2019’da Eskişehir’de düzenlenen Cumhuriyet Kupası Dragon Yarışları sırasında bu takımı kurma fikri doğdu. 2009’dan beri dragon yarışlarına katılıyordum ve teknelerde en az üç kadın zorunluluğu olmasına rağmen, kadın sayısı genelde minimumda kalıyordu. Kadınların sporda, sanatta ve hayatın her alanında
daha fazla yer alması gerektiğine inanıyorum. Bu yüzden farklı yaş, meslek ve kültürlerden 16 kadınla birlikte bu takımı kurduk.
Takım olarak belirlediğiniz temel misyon ve vizyon nedir?
Amacımız, sporda ve toplumda kadının yerini güçlendirmek, toplumsal cinsiyet eşitliğine dikkat çekmek ve farkındalık yaratmak. Profesyonel sporculardan oluşan bir ekip kurmak yerine, farklı geçmişlere sahip kadınları bir araya getirerek dayanışmayı ön planda tutuyoruz. Önemli olan amatör bir ruhla
birlikte kürek çekmek ve hep ileriye gitmek.
Eskişehir’de dragon bot sporuna olan ilgi nasıl, kadınların bu spora yönelmesini nasıl değerlendiriyorsun?
Eskişehir, İç Anadolu’da su kaynakları sınırlı bir şehir olmasına rağmen, Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen’in çalışmaları sayesinde Sarı Sungur Göleti su sporları için bir alan haline geldi. Dragon yarışları, özellikle bayram ve etkinliklerde büyük ilgi görüyor. Kadınlar da bu sporu tanıdıkça, takım ruhunu ve senkronize
hareket etmenin önemini keşfetmeye başladı.
Takım olarak antrenman programınızı nasıl belirliyorsunuz? Haftalık ve aylık rutinleriniz nelerdir?
Kış aylarında kapalı spor salonlarında antrenör eşliğinde kardiyo ve güç antrenmanları yapıyoruz. Dayanıklılık önemli olduğu için kaslarımızı sakatlamadan gelişim sağlamak önceliğimiz. Nisan itibarıyla açık hava antrenmanlarına geçiyoruz ve kürek çekme tekniklerini su üzerinde çalışıyoruz. Takımımız farklı yaş, fiziksel
yapı ve mesleklerden kadınlardan oluştuğu için bu antrenmanlara katılım büyük önem taşıyor.
Dragon bot sporunda kadın olmanın avantajları ve zorlukları nelerdir? Kadın sporcuları bu alanda daha görünür olması için neler yapılmalı?
Uluslararası yarışmalarda kadın-erkek eşit dağılım şartı var, ancak Türkiye’de kadın katılımı hâlâ sınırlı. Yarışlarda kullanılan ekipmanlar da genellikle erkekler için tasarlanmış. Örneğin, kürekler ve can yelekleri kadın fiziğine uygun değil. Ancak tüm zorluklara rağmen farkındalık yaratıyoruz. 2023’e kadar Türkiye’de sadece biz vardık, şimdi başka kadın takımları da kuruluyor. Organizasyonlardan davet alıyor, sporda kadın
görünürlüğünü artırıyoruz.
Su üzerinde uyum sağlamak ve takım ruhunu geliştirmek için özel çalışmalar yapıyor musunuz?
Evet, fiziksel ve mental hazırlığımızın sonunda su üzerinde senkronize hareket etmeye odaklanıyoruz.
Takım olmanın en önemli unsurlarından biri de bu uyumu yakalamak.
Takım içindeki dayanışma ve motivasyonu nasıl sağlıyorsunuz? Yeni katılan sporculara nasıl bir
rehberlik sunuyorsunuz?
Yarışlara yeni katılan sporcuları dahil ederek aidiyet duygusunu güçlendiriyoruz. Kendi tacımızı ve
kostümlerimizi yapıyor, birlikte üretmenin dayanışmayı pekiştirdiğine inanıyoruz. Kadın liderliğini desteklemek
için her yarışta farklı bir takım arkadaşımız kaptan oluyor. Böylece hem organizasyon becerileri gelişiyor
hem de toplumsal cinsiyet eşitliği bilinci güçleniyor.
Dragon bot sporunda en önemli fiziksel ve mental gereklilikler nelerdir? Takım olarak bu konularda
nasıl hazırlanıyorsunuz?
Dragon bot sporunda hem fiziksel hem de mental hazırlık çok önemli. Dayanıklılık ve kuvvet kazanmak için kardiyo çalışmaları yapıyoruz, özellikle kış aylarında kara antrenmanlarıyla bunu destekliyoruz. Koordinasyon, el-göz uyumu ve ritim duygusu da başarımızı etkileyen kritik faktörler. Denge ise su üzerinde birden fazla kişinin senkronize hareket etmesi için şart. Mental olarak odaklanma ve takım içi uyum öne çıkıyor, çünkü tüm ekip aynı anda harekete geçmek zorunda.
Türkiye’de ve dünyada kadın dragon bot sporunun gelişimi ve kadınların bu spordaki yeri hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce yeterince destekleniyor mu?
Dünyada Uluslararası Dragon Bot Federasyonu’na bağlı ülkeler var, ancak Türkiye henüz üye değil. Bizim yurt içinde Kana Federasyonu bünyesinde bazı resmi ve özel yarışlar düzenleniyor. Fakat kadın sporculara verilen alan hala kısıtlı. Karma kategoride minimum üç kadın bulundurma şartı var, ancak bu sayının artması için çaba harcıyoruz. 2024 itibariyle Bursa Dragon Cup kadın kategorisi açtı ve bu farkındalık diğer illere yayılmaya başladı. Kadınların spordaki yerini güçlendirmek için daha fazla destek gerekiyor.
Bugüne kadar katıldığınız en önemli yarışlar hangileriydi? Bu yarışlarda yaşadığınız unutulmaz anları paylaşabilir misiniz?
Amazonlar Dragon Bot Kadın Kürek Takımı olarak yarıştığımız tüm yarışlar bizim için çok özeldi çünkü
Türkiye’de tek kadın takımı olarak yarıştık. 2024’te Bursa’da açılan kadın kategorisi ve burada
kazandığımız birincilik bizim için büyük bir dönüm noktasıydı. Kadın sporcuların sayısının az tutulması,
erkek gücünün ön planda olması algısıyla ilgili olsa da biz ısrarla karma takımlara karşı yarıştık. Yarışlarda
kadın ve çocukların ilgisi, bizimle fotoğraf çektirmek istemeleri, hatta “Büyüyünce ben de Amazon olmak
istiyorum!” diyen çocuklar bizi çok mutlu etti. Her yarış bizim için bir zaferdi.
Gelecekte hangi yarışma ve organizasyonlara katılmayı planlıyorsunuz? Hedefleriniz nelerdir?
2025 planlarımız hazır. İstanbul, Bursa, Samsun, Ankara ve İzmir’deki yarışlara katılmayı hedefliyoruz.
Artık çoğu yarışta kadın kategorisi de var, bu bizim için büyük bir kazanım. Uluslararası alanda bir hibe
programına başvurarak yurt dışından dragon bot takımlarıyla bir araya gelmek ve bilgi alışverişi
yapmak istiyoruz. Ayrıca, uluslararası meme kanserini yenmiş kadınlar federasyonunun Türkiye temsilciliğini
alarak, kanserle mücadele eden kadınlarla bir araya gelmeyi planlıyoruz.
Şehir dışında katıldığınız yarışlarda nasıl bir ilgi görüyorsunuz?
Türkiye’nin tek kadın dragon bot takımı olarak, şehir dışında kadınların ve kız çocuklarının ilgisini çekiyoruz. Başta bazı önyargılarla karşılaşıyoruz ama zamanla ne kadar kararlı olduğumuzu gördüklerinde olumlu tepkiler alıyoruz. “Seneye biz de kadın takımı kuracağız” diyen takımların sayısı artıyor. Kadın kategorilerinin yaygınlaşması ve eşit şartlarda yarış yapabilmek bizim için en güzel geri dönüşlerden biri oldu.
Eskişehir Amazonlar Dragon olarak en büyük başarınız ve en gurur verici anınız hangisinde?
Bütün yarışlar bizim için çok değerli olsa da en gurur verici anlarımızdan biri, Cumhuriyet Bayramı’nda Türk bayrağını taşıyarak Porsuk Nehri’nde kürek çektiğimiz törendi. Bu an, bizler için büyük bir onurdu. Spor denildiğinde genellikle dereceler ön plana çıkarılıyor ancak biz eşit şartlarda yarışmadığımız için başlarda birincilik beklemek gerçekçi değildi. 70 erkek egemen takımla yarışırken 35. olmak bile bizim için büyük bir başarıydı. Şimdi kadın kategorisi açıldı ve dereceler gelmeye başladı. Ancak bizim için asıl ödül, küçük bir kızın “Ben de Amazon olmak istiyorum” demesi veya bir takımın gelip “Sizden ilham alarak kadın takımı kurduk” demesi. 2023’te böyle bir olay yaşadık ve bu bizim için en büyük kupa oldu. Metal kupalar güzel ama asıl değerli olan, kadın dayanışmasını ve görünürlüğünü artırmak.
Eskişehir’de dragon bot sporunun daha fazla insana ulaşması için nasıl çalışmalar yapıyorsunuz?
Eskişehir’de su sporlarını yaygınlaştırmak için organizasyonlara katılıyoruz ve kadın kategorisinin açılması için yoğun talepte bulunuyoruz. Geçen yıl düzenlenen su sporları festivalinde bu çabalarımız sonuç verdi. Şehir dışındaki yarışlarda tanıştığımız takımları Eskişehir’e davet ederek hem burada kadın takımları kurulmasına destek oluyoruz hem de şehrimizin tanıtımına katkı sağlıyoruz. Pek çok kişi Eskişehir’de kürek çekilecek bir alan olup olmadığını sorguluyor. Onları davet ederek bu sporu burada da yaygınlaştırıyoruz. Ayrıca Instagram sayfamız Amazonlar Dragon üzerinden de aktif bir şekilde bilgilendirme ve tanıtım yapıyoruz.
Dragon bot sporuna başlamak isteyen kadınlara neler önerirsiniz? Başlangıç sürecinde en çok karşılaşılan zorluklar nelerdir?
Öncelikle bu spora başlamak isteyen kadınların suyu sevmesi önemli. Bunun yanında fiziksel ve mental olarak dayanıklı olmaları, koordinasyon ve denge becerilerini geliştirmeleri gerekiyor. Dragon bot tamamen bir takım sporu olduğu için uyumlu çalışmaya açık olmak şart. Çünkü burada 16 kişi aynı anda kürek çekiyor ve senkronizasyon çok önemli. Ancak dragon bot sporuna katkı sağlamak sadece kürek çekmekle sınırlı değil. Takım içinde sosyal medya yönetimi, kostüm tasarımı, halkla ilişkiler, sponsorluk görüşmeleri gibi farklı görevler de var. Bu yüzden, kadınların “Ben bu harekete ne katabilirim? “sorusunu kendilerine sormaları gerekiyor. Bizim ekibimiz kapsayıcı ve herkese açık, bu yüzden illa kürek çekmek zorunlu değil. Başlangıç sürecinde karşılaşılan en büyük zorluklardan biri finansal sıkıntılar. Antrenmanlarımızı yapıyoruz ama şehir dışındaki yarışmalara katılmak ciddi maliyetler gerektiriyor. Ulaşım, konaklama, ekipman ve kıyafetler gibi konularda sponsorluk ihtiyacımız büyük. Yarışlara gidip dönerken genellikle cumartesi ve pazar yarışıyoruz, pazar gecesi yola çıkıyoruz. Bu tempoya dayanmak da ayrı bir mücadele gerektiriyor.
Röportajımızın sonuna gelmişken sizin ayrıca eklemek istediğiniz bir şeyler var mı?
Kadınları iş, sosyal yaşam, sanat ve spordan uzaklaştırmaya çalışan her şeye karşı gelin birlikte kürek çekelim! Tek başımıza kar tanesi gibi eriyebiliriz, ama bir araya gelirsek çığ gibi büyürüz! Birlikte güçlüyüz! Bizim mesajımız net: “Kadınız, ayrımsız buradayız!” Kadın dayanışması yaşatır. Birbirimizin
düğümü değil, çözümü olalım! Hep birlikte kürek çekelim ve dünyayı güzelleştirelim!
Amazon Dragon Kadınları’nı üç kelimeyle anlatır mısınız?
Kadınız, ayrımsız, buradayız.
Leave a comment